Bak şimdi… balık tutmak sabır ister derler. Ama Big Bass Bonanza ’da sabır falan yok, resmen aksiyon filmi gibi. Bir spin’le başlıyorsun, sonra hop! oltayı denize salmış gibi hissediyorsun kendini. Ama bu öyle göl kenarı huzuru değil ha, burası bonusların, çarpanların, paraların kaynadığı bir deniz.
Slotter ’da denk geldim bu oyuna. “Big” dedik, “Bass” dedik, “Bonanza” dedik… üçü de kulağa ayrı cazip. Deneyeyim dedim, sonra bir baktım elim oltada, gözüm çarkta. Her dönüşte bi’ umut. Balıkçı dayı geliyor, paraları topluyor. Dedim bu işte bir iş var.
Bu oyunun en kral karakteri var, balıkçı dayı. Kasketli, göbekli, elinde olta… ama ekranın kahramanı o. Wild simgesi yani. Ne zaman ekranda belirse, kazançlar başlıyor. Hele o free spin anı var ya… işte orada film kopuyor.
Üç scatter geldi mi, bir oh çekiyorsun. Çünkü free spin zamanı başlıyor. Bu kısımda balıkçı dayı her yakaladığı balığı cüzdana atıyor. Ama en güzeli, her 4 balıkçıda seviye atlıyorsun. Çarpan artıyor, heyecan da öyle. O çarpanlar geldi mi, kazanç da yüz güldürüyor. Bazen boş spinler geliyor ama olsun. O umut, o beklenti bile yeter.
Slotter bu deneyimi öyle bir sunuyor ki, ne eksik ne fazla. Her şey kıvamında. Hızlı açılıyor, kasma yok, görüntü net. Sen sadece oyuna odaklanıyorsun. Bir de oynaması da rahat, kafa yormuyor. Aç, çevir, izle. Kazanç geldi mi zaten gülümseme sabit.
Big Bass Bonanza’da oynamak, denizin ortasına olta atmak gibi. Ne çıkacağını bilmiyorsun ama umut hep var. Bir anda en büyük balık gelebilir. Oyunda büyük kazanç balıkları var. 200x’e kadar çıkıyor. Öyle bir denk gelsin, oturduğun yerden kalkamazsın heyecandan.
Simge kombinasyonları sade. Balıklar, olta, cıvık cıvık sinek kapan kurbağa… hepsi deniz temalı. Ama asıl heyecan, o balıkçı dayı ekranı kapladığında geliyor. Çünkü her balık simgesiyle birleşip sana kazanç bırakıyor. Bazen üst üste denk geliyor, o zaman da gözler fal taşı gibi açılıyor.
Slotter’ın arayüzü burada devreye giriyor. Rahatlık, sadelik, güven. Oynarken başka bir şey düşünmüyorsun. Zaten böyle bir oyunda kafa karışıklığı olmaz. Odaklanırsın, eğlenirsin, arada da cüzdanı tatlandırırsın.
Bu oyun öyle bağırarak değil, usul usul sevdirmeyi biliyor. İlk başta sade gibi gelir ama içine girdikçe güzelliklerini fark edersin. Her balık, her çarpan ayrı bir sürpriz. Her dönüş, küçük bir umut. Ve bazen o umut, büyük kazanca dönüşür.
Big Bass Bonanza’nın en güzel yanı, seni strese sokmaması. Kazanmasan bile keyif veriyor. Balıkçının yüzüne bakmak bile yeter. Ama kazanırsan… işte o zaman “bu işte bir hayır var” dersin.
Slotter bu oyunu sunarak işi çözmüş. Oynaması kolay, kazanması tatlı, ekranı da iç açıcı. Denemeyen bir eksik kalır, onu da söylemeden geçmeyelim.
Bak dostum, slot dünyasında öyle oyunlar var ki... adını duyunca bile heyecan yapıyorsun. Release the…
Abi şimdi adını duyunca bi çekinirsin. The Great Egypt... Hani sanki tarih dersine gireceğiz, Ramses…
İtiraf edeyim, oyunun adını ilk duyduğumda dedim ki: “Bu kesin Tarot kartı çekecek.” Ama bir…
Abi baştan söyleyeyim, bu oyun bi başka. Eye of Cleopatra... Daha ismi geçerken bile mistik…
Oyun adını ilk gördüm, dedim “bu kesin bi entrika işi.” Royal Secrets deyince aklıma taht…
Bak şimdi, "Blue Heart" dedin mi insanın aklına ilk aşk geliyor, hafif kırık bir hikaye,…